Hayırlı cumalar.
Kafam karışık, bu karışıklık da içimi daraltıyor bazen.
Kadın çalışmalı mı? Ben çalışmalı mıyım? Çalışmak istemiyorum, sürekli evde de olmak istemiyorum, istesem de olamıyorum.
Bu konu benim için çok karışık, çok dallı budaklı. Yaz yaz bitmez. Elbette insan kendi penceresinden görebiliyor hayatı. Hele de böyle bir konu da kendi şartları çok anlamlı, çok bağlayıcı oluyor. Lakin hiç bir koşul olmaksızın itaat edilmesi gereken de Allah (CC) ve Rasulullah(SAV) ın emirleri.
Ben şimdi ne yapsam ???
Düşünsem düşünsem, ölçsem biçsem. Bir kağıt kalem alıp bir tarafa artıları diğer tarafa eksileri yazsam bir çözüm bulsam. Iıı ıhh! Olmaz ben böyle karar veremem. Bütün büyük kararlarımı hislerimle verdim. Bazen yanlış gibi de göründüler gözüme ama kaderim buymuş deyip rahatlarım.
Rahatlarım da pek de zora gelemem, bilirim.
Allahım ne kadar da korkuyorum kaybetmekten. Ne kadar da kuvvetli nefsim. İtaat edilmesi gerekeni biliyor ama başaramıyorum. Dahası öyle gafil, öyle tembelim ki başarabilmenin yolunu da biliyor ama o yolda sebatla yürüyemiyorum...
Galiba ben kavramları ve önceliklerimi çok fazla birbirine karıştırıyorum.
Bu hale çok da yabancı değilim aslında. Yapmam gereken öncelikle niyeti düzeltmek! Ne demiş büyüğümüz (ks);
"Yaptığınız her işte niyetiniz Allah rızası için olsun. Niyet çok önemlidir. Ne iş yaparsanız yapın önce niyetinizi kontrol edin”
Bak bu blog yazmak işi bana yaradı galiba :) yazar yazmaz zihnim açıldı.
Not: Aslında çalışma mevzuunda benim durumum biraz özel. Çalışma koşullarım iyi. Hatta çok iyi ama...Amasını sonra anlatacağım biraz uzun.
Sevgili mrd, devamını merak ettim...
YanıtlaSilBekliyorum, çok merak ettim:)))
Yazmak güzeldir sevgili mrd...
"Kızın" demişim haaa blogumda, hakkını helal et, işte gaflet böyle bir şey:(
O kadar dikkat ettiğimi sanırım bu meselelere...ama yok işte...
Yazdığın mesaj yok ayrıca, bir daha gönderirsen sevinirim.
Sevgilerimle♥♡♥
sonrasını okumadım merak içindeyim ama
YanıtlaSilben kendimden örnek ile anlatayım
ben çalıştığım zaman hemen hemen eşim ile aynı parayı alıyodum ay sonu
ama eşimin aldığı koca evi idare ediyoken bnm kazandığım para çar çur oluyodu anlamıyodum nereye gitti
ortada bi kaç parça kıyafet tlfon fatura borcum gezme vs parası gerisi yok :S
kadının parasının bereketi olmadığı çok doğru imiş
ben artık koyverdim çalışmıyorum
gelen iş tekliflerini bazen kibar çok ısrarcılar ise kaba bir uslüp ile reddediyorum :)
hem evde olma lüksü paha biçilemezz :)
Çalışıp çalışmama meselem bu blogla beraber çözülecek bu gidişle :):):)
YanıtlaSilTecrübenizi paylşamanız çok anlamlı benim için. Bakalım benim filmin sonu nereye bağlanacak?
Sevgili mrd;çalışmak gerekli mi diye sormuşsun...
YanıtlaSilçalışmak oturmaktan iyidir diye düşünüyorum...oturmak bazı insanlar için lüks de, öyle bir şansları yok bile...çalışmakta seçiciilk ise başka bir konu...her yerde her işte çalışamam...şu dünya hayatı dediğin gibi 3 günlük nerde nasıl geçirdik zamanlarımızı...çok değerli
gerçekten zaman çok kıymetli hele bizim yaşımızda daha değerli gençlikte anlaşılamıyor...
bu yaşa kadar evde olmam,
evde çocuğuma bakmaya tercih etmemden..
umarım cevaplayabilmişimdir...
Seni anladığım kanısındayım. Zaten tam da bu yüzden ikilemde kalıyorum ben.
YanıtlaSilMeselenin şu olduğunu düşünüyorum ki; biz (kadınlar) evde olmalıyız lakin halihazırda bu çok zor çok çetrefilli. Çalışmak zor, dışarda olmak zor,çalışırken aynı anda evin hanımı-çocuğun annesi-erkeğin kadını-birinin gelini-öbürünün akrabası vs. olmak zor.Lakin bu kadarla bitmiyor ki, çalışmasan evde "oturmak" da zor, çünkü bunun adı "evde oturmak" olmuş her nasılsa ve biz yıllar yılı evde oturmamak amacına yönelik hazırlanmışız!!!
Böyle olmayacak yeni bir yazı yazacağım:)